SEYFİ ÇELİKKAYA
Yozgat İstanbul’da ev hanımı olan Muteber Hatun Er, eşi Yasin Ali Er ile birlikte kırmızı, sarı alıç, elma, yabani armut ve dağ eriği gibi yabani meyveleri toplayarak sirkeye dönüştürüyor. Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hamdi Temel de bulaşıcı hastalıklara karşı sirke tüketilerek vücut direncinin artırılabileceğini söyledi.
Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hamdi Temel, hava değişimlerine bağlı olarak artan bulaşıcı hastalıklardan korunmak için ev yapımı sirkenin kullanılabileceğini söyledi. Doğadan toplanan endemik bitkilerden 30’a yakın sirke yapılabileceğini vurgulayan Temel, şöyle konuştu:
“Son zamanlarda havaların soğuması nedeniyle insanlarda yeniden enfeksiyon gibi hastalıklarda artış görülüyor. Öncelikle bu bulaşıcı hastalıklardan ve diğer hastalıklardan kendimizi korumamız gerekiyor ama ne yazık ki soluduğumuz hava kirli, içtiğimiz su kirli, toprağımız kirli. Peki, bu kadar kirliliğin olduğu bir durumda, işte bu kadar.” Nitekim maruz kaldığımız kimyasallar açısından da kendi vücudumuzu korumamız gerekecek. Evde yaptığımız sirke ucuz ve doğaldır, armuttan elmaya kadar aklınıza gelebilecek 30’a yakın sirke çeşidini yapabilirsiniz. Bunları günde bir veya iki kez evinizde kolayca yapabilirsiniz. Bir kaşık kadar tüketebilirsiniz ancak çok da abartılmamalıdır. Son dönemde havaların soğuması nedeniyle vücutta enfeksiyonlar ve solunum yolu enfeksiyonları başta olmak üzere hastalıklar ortaya çıkmaya başladı. Öncelikle her gün akşam evde salatanızı yaptığınızda mutlaka bu sirkeden bir iki kaşık ekleyin. Sabah su içtiğinizde yarım kaşık sirkeli su içerseniz boğaz enfeksiyonlarınızdan bir nebze olsun korursunuz ya da gargara yaparsanız diş eti tedavileri sırasında bile bunlar sizi rahatlatır. “Sirkedeki D vitamininden diğer poliasitlere, diğer kimyasallara kadar farklı vitaminler, bunların hepsi vücudunuzdaki antioksidan aktivitenizin yüksek olmasını sağlayacaktır.”
“EN AZINDAN KENDİNİZİ KANSERDEN KORUYACAKSINIZ”
“En azından kansere karşı kendinizi korursunuz” diyen Prof. Dr. Temel açıklamasını şu şekilde tamamladı:
“Bunlar gerçekten önemli konular. Mesela doğal yollarla elde ettiğiniz alıç sirkesi varsa doğal olarak kalp dostudur, kan şekerinizi düzenler, tansiyonunuzu düşürmenize yardımcı olur ve sizi sakinleştirir. Gerçekten de hayatımız bir döneme girdi. Tam bir gerilim dönemi çünkü herkes çok çalışıyor.” “Bir yandan trafik yoğunluğu, soluduğumuz hava kirliliği, diğer yandan yediğimiz meyve ve sebzelerde bulunan pestisitlerden kaynaklanan kimyasallar kaçınılmaz olarak insan vücudunda deformasyona neden olacak ve etki mekanizmamızı değiştirecektir. Bizim de doğal olarak kendimizi korumamız gerekiyor. Bu noktada sirkeyi gerçekten çok seviyoruz.” Biz buna değer veriyoruz. Sirkeyi sadece salatalarda, sos vb. olarak veya içeceklerde kullanmayın. Banyonuzun ardından durulama suyuna bir kaşık sirke eklerseniz vücudunuz kuru değilse saçlarınızın canlandığını ve güçlendiğini göreceksiniz. Eğer saçınızda bu tür bitler varsa – köylerde bunu çok yapıyorlardı – sirke de kullanılabilir, çok fazla kullanmayın. “Özellikle ülser gibi hastalıkları olan kişilerin salatalarda sirke kullanırken biraz daha dikkatli olmaları gerekiyor.”
“SİRKE, REÇEL VE KONİK REÇELİ YAPIYORUM”
Muteber Hatun Er, evinde hazırladığı sirke ve marmelat hakkında şu bilgileri verdi:
“Bu işe başlayalı 8 yıl oldu. Sirke, reçel, kozalak reçeli yapıyorum, şurup yapıyorum. Kozalakların salçasını yapıyorum. Kozalakların suyunu yapıyorum. Sirkesini yapıyorum. Her türlüsünü topluyoruz. Sirkeleri, dağda ne varsa sepetlere koyup şehre getiriyoruz. Bu da bütçemize katkı sağlıyor. Güzel.” Bu bizim için de bir mücadele. En son akasya sirkesi yapmıştım. Reçeli geçen sene yapmıştım. Yozgat genelinde tadanlar çok beğendi. Bal aromalı, hoş bir akasya reçeli olduğu ortaya çıktı. Bunu ilk yapan bendim. Çok beğenildi ve büyük bir keyifle kullanıldı. Akasya sirkesini solumanın yolları “Astıma da faydalıdır. C vitamini olarak da çok faydalıdır. Tüm sirkeler gibi sindirim sisteminde iyi sindirilmediği gibi tadı da oldukça hoştur.”
Yasin Ali Er de eşine yardım ettiğini söyledi.
